Husul ne demektir Osmanlıca?

Arapça ḥṣl kökünden gelen ve “üretme, terbiye etme, edinme” anlamına gelen ḥuṣūl حُصُول kelimesinden alınmış bir alıntıdır.

Kühsar ne demek Osmanlıca?

(ﻛﻮﻫﺴﺎﺭ) I. (Farsça: kūh “dağ” ve yer belirten -sār eki, kūh-sār) Dağlık yer, dağ zirvesi: Dağ oldum, dağa düştüm ve samanlık yaptım (Şemseddin Sivâsî).

Ahuzar ne demek Osmanlıca?

Bu, Farsça āh u zār آه و زار “Ah yazıklar olsun, ağlamayın” ifadesinden bir alıntıdır.

Cuhud ne demek Osmanlıca?

Bilinçli bir şekilde inkar etmek. Bildiğiniz halde yanlış bir şey söylemek.

Husuli ne demek?

Sezgisel bilgi, zihin ve diğer duyuların yardımıyla sonradan edinilen bilgidir. Eğitim, belirli bilgi edinme sürecidir; insan bilgisinin doğru kullanımında eğitim/öğretim sağlanır.

Alüfte ne demek Osmanlıca?

İsim. [1]alışkan, alışmış, aşkla şaşırmış, sarhoş.

Kisre ne demek eski Türkçe?

Göktürkçe’deki yön adlarının biçimlerine baktığımızda bunların çağdaş Türk lehçelerinde kullanılan biçimlerden farklı olduğu göze çarpar: “İlgerü (doğu), öñre (doğu), kirü (batı), kidin (batı), kisre (batı), biri (güney), quri (batı), quridin (batı), yiridin (kuzey), yiridin (kuzey)” vb. (Benutzer 2009: 227-233).

Çakşır ne demek Osmanlıca?

Osmanlı Türk (giyim) İnce kumaştan yapılmış uzun bir şalvar çeşidi.

Kethuda ne demek Osmanlıca?

Kethüdâ terimi Osmanlı devlet teşkilatında 15. yüzyılda kullanılmaya başlandı. 16. yüzyıldan itibaren “bazı devlet görevlilerinin işlerini yürüten yardımcı” anlamını da kazandı. Devletin en üst kademesinde görev yapan Sadrazam’dan en alt kademeye kadar birçok sivil ve askeri görevlinin Kethüdâ unvanını taşıyan yardımcıları vardı.

Hükema ne demek Osmanlıca?

Hukemâ (Akıllı Adam) Alimler. Çok bilgili insanlar.

Figanlarla ne demek?

ѻ Ağlamak: haykırmak, haykırmak: Öldüğümde dillerden düşmeyecek sözler söylenecek benden. / Bülbül gül goncalarında ağlar.

Zâr ne demektir?

ѻ Acıdan ağlamak: Çok ağlamak: O kadar çok ağladı ki, herkes ağladı. / Bütün dünya ah çekti (Fuzûlî).

Hankah ne demek Osmanlıca?

Hankah kelimesi, Farsça han (خان) “kervansaray, ev, tapınak, sultan” kelimesinden gelir; han (خوان) “masa, veranda” ve hâne (خانه) “ev, oda” kelimelerinin sonuna -gah ve -geh eklerinin eklenmesiyle türetilmiştir.

Cuhut ne demek?

14 Cuhud, cuhut, cühud, cühûd, cıfıt, “ ﺩﻮﻬﺟ”, Arapça “ﺩﻮﻬي – yehud” kelimesi Farsçada “ﺩﻮﻬﺟ – cuhud” olarak telaffuz edilir. Anlamı: Bilinçli olarak inkar etmek, bildiği halde yalan söylemek vb. benzer anlamlara gelir.

Dihkan ne demektir Osmanlıca?

Dihkan, gevşek bir şekilde köy muhtarı olarak adlandırılabilir. Bu kurum, o zamanki eyaletlerde merkezi yönetimin yerel yönetime karşı zorluklarına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır ve bu açıdan doğal bir sonuç olarak görülebilir.

Husule gelen ne demek?

meydana getirmek, gerçekleştirmek.

Husuli bilgi ne demek?

Bir biliş eyleminde bilen, bilinen ve bilgi arasında üç parçalı bir ayrım olduğunda buna ortaya çıkan bilgi denir. Ancak bilen, bilinen ve bilgi aynı olduğunda buna ortaya çıkan bilgi denir. Bir kişi kendini bu şekilde bilir.

Hulûl ne demek Osmanlıca?

1. Girmek, Arapça: duhûl; hiçbir şeye karışmamak. 2. Ulaşmak, varmak, Arapça: vusûl; bokun cisimleşmesi; kışın gelişi, mübarek Ramazan ayının gelişi.

Hususu ne demektir?

“Problem” kelimesinin gerçek anlamı “mesele”dir. Bu kelimeden türetilen “özellikle” ve “özellikle” kelimeleri “özellikle” ve “özellikle” anlamına gelir.